Kış Hazırlıkları

By Ekim 14, 2013 ,

Kış geldi çattı, ben daha kış hazırlıkları yazısını fotoğraflar ile yeni buluşturup yayınlayabiliyorum. Her zamanki gibi haftalar önce yazılmış ancak yayınlanamamış bir yazı, buyrun;
-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Bu sene yazdan pek bir şey anlamadım ben de birçokları gibi... Gezi olayları, benim tez işleri derken bir baktım ki geçmiş gitmiş canııım yaz... 
Neyse yapacak bir şey yok maalesef.. Yine kış gelecek, yine soğuk olacak hava... 
Kışın geliyor olması bir tarafa ben bugün kışlık hazırlıkları ile ilgili bir şeyler yazmak istiyorum. Tabii ki yiyecek anlamında (gerçi bu sene kış için yiyecek dışında başka bir güzellik daha düşünüyoruz ama bakalım henüz proje aşamasında). 
Çeşitli yazılarımda doğal beslenmeye, organik gıdaya dikkat ettiğimizden bahsetmiştim (Bakınız Güvenilir Gıda Meselesi, Güvenilir Gıda Meselesi ve AOÇ, Ev Yapımı Makarna). Ara ara da bahsediyorum zaten lafı gelince. Neyse hal böyle olunca mevsiminde olmayan hiçbir şeyi almıyoruz tabii ki biz. Dolayısıyla kışın yeme içme işleri bir miktar sıkıntılı oluyor. O yüzden de son yıllarda bizde de kışlık hazırlıkları oluyor. Geçen senelerde bu hazırlık işiyle daha çok annem ilgileniyordu ama bu sefer kendimiz yapıyoruz mümkün mertebe. Hatta işe Tolga el attı diyebilirim. Biraz da benim her şeyi buzluğa koymama tepki olarak başlayan bu hareket evde hummalı günler geçirmemize sebep oldu.
Hazırlıklar ilk başta aldığım sebzeleri hızlı tüketememizle başladı. Pazara gidince ya da organik/doğal üretim yapan yerlerden alışveriş yapınca gerek kargo olduğundan gerekse pazara her hafta gidilemediğinden hemen hemen aynı ürünlerden fazlaca alınıyor. Zaten sadece mevsim sebzeleri bulunduğundan fazla da alternatif olmuyor, yazın sıklıkla taze fasülye, kabak, taze börülce, patlıcan, dolmalık biber hatta bilimum biber çeşitleri vs. Baktım hepsini birden tüketemiyoruz temizleyip yarımşar birer kg buzluğa attım. Son gelen alınan kırmızı biberlerin buzluğa koyulmasını istemeyen Tolga onları bir güzel közledi sonra da konserve yaptı. Soldaki fotoğrafta biberler zeytinyağı ile buzdolabında donmuş vaziyette. İlk yapıldığında çekseymişim daha güzel çıkarmış fotoğraf :(
Kırmızı köz biberi en son bir içki sofrası için konserve olarak satın almıştım ama o kadar kötüydü ki artık o biberleri içine koydukları sıvı neyse garip kimyasal kokulu tatlımsı bir tadı vardı. Evet kabul ediyorum, yiyecek olayına dikkat ettikçe, hazır gıda tüketmedikçe tad konusundaki hassasiyet de artıyor, bunu ben Hüma'da bile fark ettim, ki bu iyi bir şey bence. Hem bizim için hem de Hüma için. Küçük bir gurme yetişiyor. Sonuç olarak tabii ki de bir daha almam konserve biber zaten artık kendimiz yapabiliyoruz.
Aynı şey patlıcan için de geçerli. 3-4 kg patlıcanı közleyip konserve yaptı Tolga, tüm bu işlemler benim jüri öncesi dönemime denk geldiği için bu aşamalarda katkım fotoğraf çekmekten ibaret oldu diyebilirim.
Geçen sene ben de buzlukta yer olmayınca her zaman blendardan geçirip buzluğa koyduğum domatesleri konserve yapmıştım ve de buzluğa koymaya nazaran çok daha pratik olduğundan bundan sonra konserve yapma işinin düşünülebileceğine karar vermiştim, en azından domatesler için :) Bu sene de konserve yapmak için 15 kg kadar domates aldım, Ayrancı Organik pazarından (bknz eski yazım Ayrancı Organik Pazarı).
Üstelik konserve yapmak hiç de zor değil, geçen sene ilk defa yaptım ve gayet başarılıydı benimkiler, hiç akan kokan olmadı. Ben internetten rastgele bir tariften bakmıştım ama zaten tariflik bir durum bile yok, domatesleri rendele ya da blendardan geçir biraz tuzla az miktarda pişir, kaynar suya sokup çıkarılan (dezenfekte olayı) kavanozlara koy. Budur.. Konserve yaparken dikkat edilecek en önemli şey tuz oranı zira eğer tuzlu olursa tüm yemeklerde tuzu ayarlamak problem haline geliyor hatta hiç ilave tuz katılmasa bile tuzlu olabiliyor. 
(Not. Benim tez yoğunluğumdan konserveleri annem yaptı benim yerime. Bu arada ilk aldığım domatesleri aldığımı düşündüğüm yerden almıştım konservelik domatesleri ama sonradan yanlış yerden aldığımı fark ettim. İlki kadar lezzetli çıkmadı maalesef.)
Ayrıca Tolga 12-13 kg domatesten salça yaptı benim bütün itirazlarıma rağmen :) İtiraz etmemin sebebi bu işin çok uzun süreceğini ve sonunda başarılı olamayacağımızı düşünmemdi, lakin tam tersi gayet güzel oldu. Hakkını teslim edeyim..  Şimdiden bir kısmını kullandık bile, seneye daha çok yapmak lazım...

Ayrıca kışın tüketmek için erişte, tarhana, turşu gibi hazırlanması gerekenler de var. Tarhana ve eriştemiz teyzem sağolsun her daim mevcut. Biz pek turşu tüketmiyoruz, kırk yıl yemesem aklıma gelmez bir şey turşu benim için... Ama bu sene Tolga az miktarda fasülye turşusu yaptı bakalım nasıl olacak.. Eğer sonuç başarılı ise Karadeniz stili kavurmasını yaparak tüketmeyi planlıyoruz. 

Ehh geriye de unuttuğum önemli bir şey var mı bilmiyorum. Kışın kullanılanlar bunlar, bir de tabii kışın vazgeçilmezleri kuru bakliyatlar. Kuru bakliyatlar zaten kış boyu bulunabildiği için onları alma konusunda acele etmedim. Zaten İpek Hanım'ın Çiftliği'nden gelenler bir süre idare eder. 
Ayrancı pazarından sarımsak aldık bol miktarda, kışın tüketiyoruz yemeklerin içinde bazen de çiğ olarak antibiyotik niyetine. 
Bir de daha önce pazardan aldığımız fındıklar var. Aslında ceviz de temin etmek istiyorum, 2-3 kg alabileceğim güzel ceviz bilen varsa bana söylesin lütfen..

Az kalsın unutuyordum, bir de kızılcık reçeli yaptı Tolga... Hem de ne yapmak :) Çekirdek kısmı biraz eziyet oldu, aklınızda olsun eğer kızılcık reçeli yapmak isterseniz kızılcıkları kaynattıktan hemen sonra çıkarın çekirdeklerini en kolayı iri delikli bir kevgirden biraz su yardımı ile geçirmekmiş. Bizim gibi kızılcıkları haşlayıp bir süre buzdolabında tutarsanız vakitsizlikten o çekirdekler eziyet oluyor. Mis gibi kızılcık marmelatı, az şekerli, sıfır katkılı... Kocacım sağolsun :)                                                         
Bu arada kızılcık suyu veya şerbeti çok faydalı bir şeymiş. Tam da bu kızılcıklarla uğraştığımız sıralarda ailecek hastaydık bol bol içtik suyundan kesinlikle iyi geliyor. Tecrübe ile sabit ayrıca inanmayanlar buyursun netten araştırsın, C vitamini açısından çok zenginmiş kızılcık. 

Bunları da Okuyabilirsiniz

0 yorum

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.