kuyabiyee

By Ekim 02, 2012 , ,

Hafta sonları Hümacığımla dışarı çıkmalı bir program yoksa oyuncak manyağı oluyorduk özellikle işe başladığım ilk aylarda. Benimle vakit geçirmek istediğinden ve bildiği vakit geçirme şekli oyuncak oynamak olduğundan bütün gün hababam oyuncak oynuyorduk. Birini bırakıp diğerini, onu bırakıp öbürünü. Hatta oyuncakların bazılarından ben bile sıkılıp kaldırmış yeni oyuncaklar almıştım. Ama ne yaparsan yap oyuncaklar bir süre sonra kanıksanıyor, tükeniyor. 
Neyse ki artık daha farklı şeyler yapılabiliyor Hümayla oyun hamuru, resim, sulu boya, parmak boyası, çıkartmalı kitaplar vs. 
Bir de fiziksel olarak yetenekleri arttıkça in çık, tırman kay, zıpla, koşlu daha fazla oyun oynanabiliyor. Bunların yanı sıra son haftalarda neredeyse her hafta bir hamur işi yapar olduk beraber. Bunda hem farklı bir şeyler yapma isteği hem de Hüma'ya sağlıklı ama alternatif ara öğünler oluşturma çabamın katkısı var. Gerçi yapılan hamur işlerinin çok büyük bir kısmını Tolgayla ben tüketiyoruz ama yine de hümacık da yiyor tabii annesi becerebildiği ölçüde. Zira hanımın damak tadı gelişmiş olduğundan bir bakıyor tadına, görüntüsüne, kıvamına beğenmezse yemiyor. 

En son yine pekmezli ve cevizli bir kurabiye yaptık, daha doğrusu bizimki bademli oldu evde ceviz olmadığı için. Ama şekerli vanilya yerine damla sakızlı şekerli vanilya koymak hataydı ve saçma bir damla sakızı esansı kokusu peydah oldu kurabiyelerde. (Bu arada sakın almayın o damla sakızlı vanilyadan derim.) 

Hamur karıştıran Hüma, hamur karıştırma miniğimin en sevdiği şey bu süreçte

Pozumu da veririm.



Kalite Kontrol_1

Kalite Kontrol_2


İşte Sonuç

Kurabiyelere şekil verme aşamasından eli yüzü hepten hamura bulanan Hüma anneannesinin gelişiyle olay yerinden uzaklaştırıldı ve elleri yıkanmak üzere banyoya götürüldü. Sanıyorum oturmaktan sıkılmış olacak ki sonradan gelse de kalıplarla şekil verme kısmını ayakta izlemekle yetindi. Sonra da gidip oyuncaklarına takıldı bir süre, adayı alıp geldi kucağına. Bu arada tabii üstünü başını değiştirdim kurabiyeleri fırına koyunca. Ortalığı da topladıktan sonra güzelce poz verdik fırının önünde. Ara ar da kontrol ettik "kuyabiyee kuyaabiyee" diyerek. 



Hüma, Ada ve Kurabiyeler

İşte Hümacığımın ara öğünü


Neyse efenim benim bu hamur işi sevdamda katkısı olan bir de kitap var, bir önceki yazımda bahsettiğim paşabahçe ziyareti sırasında tesadüfen görüp aldığım "Şekersiz Beyaz Unsuz Hamur İşleri" kitabı. Kitaptaki tariflerde hiç şeker kullanılmıyor, un olarak tam buğday unu kullanıyor, ayrıca kabartma tozu yerine karbonat ve tuz olarak kaya tuzu kullanılıyor. Tarifler genel olarak güzel ve sağlıklı malzemeler içeriyor. Ama tüm tariflerin güzel olduğunu söyleyemeyeceğim benim denediğim 4 tariften 2 güzel, 1 fena değil 1'i ise çok kötüydü gerçekten. Kötü olan bir kek tarifiydi ve resmen tuzlu oldu kek. O tarifi çizdim önümüzdeki tariflere bakacağım bundan sonra. Bazı tariflerin kötü olmasına rağmen kitabı tavsiye ederim. Hamur işi konusunda daha yetenekli ve bilgili olanlar tarife bakınca anlıyormuş sonucun nasıl olacağını belki o gözle bir bakmak lazım karar vermeden önce. Bu arada benim de hamur işi yani aslında mutfak işlerinde deneyimsiz ve hatta belki de yeteneksiz olduğum düşünüldüğünde başarı oranı %50 civarında bu aralar. Her seferinde mutlaka bir hata yapıyorum bir de bunların hepsini Hüma ile beraber yaptığımızdan hata yapma ihtimalim de artıyor. Neyse bu işten Hüma da keyif aldığı için yılmıyorum ve başarısızlıklarıma rağmen devam ediyorum. 

Hüma ile birlikte böyle şeyler yapmak gerçekten güzel oluyor hem anlatmak ve beraber yapmak kısmı hem de oyuncaktan öte bir şeyler yapma kısmı. üstelik de böyle şeyleri beraber yaparak beraber geçirmek için daha fazla vakit yaratmış oluyoruz. Tavsiye ederim. Sanırım kız anneleri genelde yapıyor böyle şeyler ama bu işin kızı erkeği yok. Hadi bakalım herkes mutfağa... 

Bunları da Okuyabilirsiniz

0 yorum

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.